TARIMDAKİ GELİŞMELER
- kaynak:https://cografyabilim.files.wordpress.com/2
- 2 Tem 2015
- 6 dakikada okunur

Tarımdaki Gelişmeler
• İlkçağ’dan itibaren tarımdaki gelişmeler
Avrupa’da yaşanmaya başlamıştır.
• Romalıların Ortaçağ’da uyguladığı ikili ekim
sistemi.
• Üçlü ekim sistemi’nin ortaya çıkışı
• Atın tarımda kullanılmaya başlanması
• Açık tarla sistemi (M.S. 800’den itibaren)
– Arazilerin eğim yönünde uzun ve dar şeritlere
bölünerek sürülmesi
– Sabana birkaç çift hayvanın koşulması
– Sürme dışındaki tüm işlemlerin el aletleriyle yapılması
– Makineleşmenin henüz gelişmemiş olması
– Tarımda çalışan işgücünün fazla olması
• 14. Yüzyılda Avrupa’yı sarsan iki önemli olay
– Kara ölüm
– Yüzyıl savaşları
• Tarımla uğraşan nüfusun azalması
• 18. Yüzyıldan itibaren Avrupa’da yünlü
dokumanın gelişmesi, hayvancılık ve tarlaların
kapatılması (I. Kapatma hareketi)
• 18. Yüzyıl tarımının başlıca sorunları:
– Toprak verimliliğinin azalması (önlem olarak nadas,
gübreleme ve nöbetleşe ekime başvurulmuştur).
– Hayvan beslemenin güç olması ve gübre yetersizliği
Tarımdaki Gelişmeler
• Tarım Devrimi (Üçlü ekim sisteminden Dörtlü
ekim sistemine geçiş)
• Dörtlü ekim sisteminin özelliği
– Birinci yıl Buğday
– İkinci yıl Şalgam
– Üçüncü yıl Arpa veya buğday
– Dördüncü yıl Üçgül/yonca
• Dörtlü ekim sisteminin etkileri:
– Birim alandan daha fazla yararlanma
– Üçgül ve yoncadan dolayı toprağın azot bakımından
zenginleşmesi
– Daha fazla ürün elde etme
– Münavebe ürünleri yardımıyla daha fazla hayvan
besleme olanağının doğması ve gübrelemenin artışı
Tarımdaki Gelişmeler
• 19. yüzyıldan itibaren yapay gübre kullanımı ve
makineleşmenin başlaması.
• Drenajı bozuk alanlarda yapay drenaj şebekelerinin
kurulması ve tarım alanlarının kazanılması.
• Sanayi devrimi sonucunda nüfusun şehirlerde
toplanması nedeniyle ticari üretimin önem
kazanması ve ikinci kapatma hareketi.
• Ticari tarım nedeniyle İngiltere’de köylülerin göçe
zorlanması ve kırsal toplum yapısının parçalanması.
• Kıta Avrupası’ndaki süreç, Fransız Devrimi, küçük
ve parçalı arazi yapısının tarihsel kökeni.
• Ticari tarım ve hayvancılık ile demiryolları
arasındaki ilişki.
Tarımdaki Gelişmeler
• Tarım teknolojisi 20.yy’da önceki dönemlerin
hepsinden daha hızlı bir gelişme göstermiştir.
• Traktör tarımdaki temel güç haline geldi.
• Günümüzde konfor bakımından oldukça gelişmiş
traktörler tüm dünyada yaygın bir şekilde
kullanılmaktadır.
• II. Dünya Savaşı’ndan sonra itici gücü ve
donanımıyla bağımsız makinelerinin sayısında büyük
artış yaşandı (Günümüzde tarımsal faaliyetlerde
biçerdöverden tohum serpme makinesine, koyun
kırkma makinesinden inek sağma makinesine kadar
çok çeşitli araçlar kullanılmaktadır).
Tarımdaki Gelişmeler
TARIM DEVRİMLERİ
• Birinci Tarım Devrimi: Bitkilerin ve
hayvanların ehlileştirilmesi
• İkinci Tarım Devrimi: Demir sabanın
kullanımı, atın kullanımı, üçlü ve dörtlü
rotasyon sistemi
• Üçüncü Tarım Devrimi (Yeşil Devrim):
Biyoteknolojinin tarımda kullanımı
YEŞİL DEVRİM NEDİR?
YEŞİL DEVRİMİ ORTAYA
ÇIKARAN KOŞULLAR NELERDİ?
Yeşil devrim ve tarımsal girdilerin yüksekliği
Yeşil devrimi ortaya çıkaran koşullar
• Tarımsal üretimin nüfusun gıda ihtiyacını
karşılamada yetersiz kalması (Temel neden)
• Makineleşme: Tarımda makine kullanımının
yaygınlaşması.
• Kimyasal tarım: Gübre ve bitki hastalıklarına
karşı ilaç kullanımının yaygınlaşması
• Gıda imalatı: Tarımsal ürünleri işleme,
konserveleme, paketleme vb. uygulamaların
başlaması. Bu uygulamalar tarım ürünlerinin
ekonomik değerini artırmıştır.
Yeşil Devrim
• Yeşil Devrim, daha fazla ürün elde etmek amacıyla tohum
ıslahı, makineleşme, pestisit, herbisit, kimyasal gübre ve
sulama gibi çeşitli teknolojilerin tarımda kullanılmasını
ifade eder.
• Bu uygulamada kullanılan tohumlara “mucize tohumlar”
adı verilir (Higher Yielding Varieties – Yüksek Verimli
Çeşitler).
• Bu yaklaşım 1950-1970 yılları arasında A.B.D. ve diğer
sanayileşmiş ülkelerin çoğunda, temel besin kaynaklarının
üretiminde önemli artışlara yol açmış ve bu olay Birinci
Yeşil Devrim olarak adlandırılmıştır.
• 1967 yılında 30 yıllık genetik araştırma ve denemelerden
sonra Birinci Yeşil Devrimin değişik bir versiyonu
gelişmekte olan ülkelerde yayılmaya başlamış ve buna da
İkinci Yeşil Devrim adı verilmiştir.
Yeşil Devrim
• İkinci Yeşil Devrim ilk etkilerini Meksika’da
göstermiştir.
• Rockfeller Vakfı ve Meksika hükümetinin işbirliği
altında yürütülen çalışmalar sonucunda, Meksika
buğday üretiminde kendine yeterli bir ülke haline
geldiği gibi ihracat yapmaya da başlamıştır.
• Genetik araştırmalar sonucunda Meksika’da elde
edilen Yüksek Verimli Buğday türleri, diğer
gelişmekte olan ülkelerde de yetiştirilmeye
başlanmıştır.
• İkinci Yeşil devrimin Meksika’dan sonra uygulandığı ilk ülke
Hindistan olmuştur.
• Hindistan’daki Yeşil Devrim uygulaması Ford Vakfı ve
Hindistan Hükümeti işbirliğiyle 1967 yılında başlatılmıştır. Bu
kapsamda aşağıdaki girdiler ithal edilmiştir:
– Meksika Pirinci tohumu (IR8)
– Kimyasal gübre
– Traktör
• 1970’lerin sonuna doğru ülkedeki çeltik üretimi % 30 artmıştır.
• Yeşil Devrim Filipinler, Pakistan ve Çin’deki tahıl üretiminde
de önemli artışlar meydana getirmiştir.
• Gelişmekte olan ülkelerde tahıl üretimi 1961-1985 yılları
arasında iki kattan fazla artmıştır.
Yeşil Devrim
Birinci ve İkinci Yeşil Devrimin etkilediği ülkeler
Birinci Yeşil Devrim
(Gelişmiş ülkeler)
İkinci Yeşil Devrim
(Az gelişmiş ülkeler)
Mucize tohumlar
• IR8: 1960’lı yıllarda geliştirilmiş yapay pirinç
tohumudur. Tahıl taneleri daha büyük, sapları ise
daha kısa ve dayanıklı idi.
• IR36: 1982 yılında 13 pirinç türünün karışımından
elde edilmiştir. 15 bitki hastalığına karşı dirençli
olan bu yeni tohum, Ilıman iklim koşullarında
yılda üç ürün verebilmektedir.
• Süper Pirinç: Geliştirilme aşamasında olan bu
tohumun, fide gerektirmeden doğrudan tarlaya
ekilebilmesi, hastalıklara karşı daha dayanıklı
olması ve IR36’ya göre iki kat daha verimli olması
gibi özelliklere sahip olması hedeflenmektedir.
Mucize tohumların avantajları
• Mucize tohumlar (Yüksek Verimli Çeşitler) dünya
nüfusunun en önemli beslenme kaynaklarını meydana
getiren buğday, mısır ve pirinç gibi tahıl türlerini
kapsamaktadır.
• Yeni bitki çeşitlerinin (Mucize tohumların) daha kısa,
sağlam ve sert saplı oluşları, onların daha büyük
başakları yatmadan taşımalarını sağlamaktadır.
• Büyük miktarda su, gübre ve pestisit kullanımı
sayesinde bu türlerin verimleri geleneksel çeşitlere
göre iki ile beş kat daha yüksek olabilmektedir.
• Hızlı gelişen çeşitler çiftçilere aynı üretim alanında,
bir yıl içinde 2 hatta 3 kez ürün almaları olanağını
sağlamaktadır.
Yeşil Devrimin tarımsal girdilerde
meydana getirdiği artışlar
• Yeşil devrimin uygulanmaya başlamasıyla birlikte
tarımsal girdilerde büyük artışlar meydana
geldiğinden, 1950 ile 2000 yılları arasında
– Traktör sayısı 4 kat
– Fosil yakıt tüketimi 4 kat
– Sulama yapılan alan 3 kat
– Kimyasal gübre kullanımı 10 kat
– Pestisit kullanımı 32 kat artış göstermiştir.
Yeşil Devrimin Olumlu Sonuçları
• Buğday, pirinç ve mısır üretiminde büyük artışlar
sağlanmıştır. (1961-2000 yılları arasında gelişmekte
olan ülkelerdeki tahıl üretimi yaklaşık üç kat artmıştır)
• Bir yılda birkaç ürün alma olanağı doğmuştur.
• Kısa saplı bitkiler şiddetli yağış ve rüzgâra karşı
daha dirençli olduklarından, bu tip olumsuz iklim
koşullarının tahıl üretimi üzerindeki etkisi
azalmıştır.
• Tarımda traktör, ıslah edilmiş tohum, gübre ve ilaç
kullanımına bağlı olarak çiftçilerin bir kısmının
yaşam standardı yükselmiştir.
• Özellikle büyük tarım işletmelerine sahip olan
çiftçiler daha da zenginleşmiştir.
• Tarımda kullanılan gübre miktarının artışıyla
birlikte yeni bir sanayi kolu ortaya çıkmış, bu
durum yerel istihdam yaratmıştır.
• Ulaşım ağlarında gelişmeler meydana gelmiştir.
• Sulamalı tarım yapılan araziler genişlemiştir.
• Bu tarımın daha iyi uygulanabilmesi için kısmi
arazi toplulaştırmaları yapılmıştır.
• Sonuç itibariyle, Yeşil Devrim gıda yetersizliğini
engellemede önemli bir rol oynamıştır.
Yeşil Devrimin Olumlu Sonuçları
• HYV (Higher Yielding Varieties -Yüksek Verimli
Türler) kullanımı, tohum giderlerini artırmıştır.
• Söz konusu tohumlar yüksek miktarda gübre ve
pestisit kullanımına gereksinim duyarlar, bu durum
harcamaları artırdığı gibi yabani ot yetişmesine ve
suların kirlenmesine neden olur.
• Ekstra sulama her zaman olanaklı değildir ve bu tip
sulama toprakta tuzlanmaya neden olabilmektedir.
Böylece verimli tarım alanları kaybedilmektedir.
• Yeşil Devrim yaygın kıtlığı önlemede etkili olmakla
birlikte, nüfus artışını da beraberinde getirdi. Dünya
nüfusu Yeşil Devrimin başlangıcından bu yana
yaklaşık 4 milyarlık bir artış göstermiştir.
Yeşil Devrimin Olumsuz Sonuçları
• Kullanılan tohumlar topraktaki azotu daha fazla
tükettiğinden, toprak geleneksel tohumlara göre daha
hızlı bir şekilde fakirleşmektedir.
• Yüksek verimli çeşitler yeterli sulama, gübre ve
pestisit kullanıldığında geleneksel türlere göre daha
verimli olmakla birlikte, bu girdilerin yetersiz olduğu
durumlarda geleneksel türlere göre daha az ürün
verirler.
• Yeşil Devrimin sunduğu yüksek verimli çeşitler
başlangıçta birkaç kez ürün verebilmelerine karşın,
ilerleyen süreçte sadece bir kez ürün veren şekle
dönüştürüldüler. Bu da çiftçinin tohumda şirketlere
bağımlı olmasına ve üretim maliyetinin daha da
artmasına neden oldu.
Yeşil Devrimin Olumsuz Sonuçları
Yeşil Devrimin Olumsuz Sonuçları
• Traktör, tohum, gübre ve pestisit alamayan çiftçiler ya da
tarım işletmeleri, 1 hektardan küçük olan toprak sahipleri
genellikle fakirleşmişlerdir. Böylece zengin ve fakir çiftçiler
arasındaki uçurum Yeşil Devrimle birlikte iyice büyümüştür.
• Gelişmekte olan ülkelerde tohum, gübre ve pestisit edinmek
için borç almak zorunda kalan çiftçilerin büyük kısmı iflas
etmiştir.
• Tarımsal girdiler bakımından gelişmiş ülkelere bağımlılık
artmıştır.
• Makineleşme kırsal kesimdeki işsizliği artırmıştır.
• Bazı Yüksek Verimli Türler, geleneksel olanlarına göre daha
az lezzetlidir.
• Makineleşmenin yaygınlaşmasıyla daha geniş alanların
tarıma açılması erozyonu artırmıştır.
• Makineli tarımın yaygınlaşmasıyla fosil yakıt tüketimi
artmıştır. Böylece bu kaynaklar daha hızlı bir tükenme
sürecine girdiği gibi fosil yakıt kullanımıyla ortaya
çıkan emisyonların artışı küresel ısınmayı hızlandırıcı
rol oynamaktadır.
• Hayvancılıkta büyüme hormonları kullanılmaya
başlamıştır. Yapılan araştırmalarda bu ürünleri tüketen
insanların kanlarında hormonlara rastlandığını ve bazı
sağlık sorunlarının yaşandığını ortaya koymuştur.
• Yine yapılan araştırmalar, genetiği değiştirilmiş
organizmaların (GDO) çevre ve sağlık sorunlarına yol
açtığını ortaya koymaktadır.
Yeşil Devrimin Olumsuz Sonuçları
Comments